AK Parti Grup Başkanvekili Abdullah Güler, AK Parti genel merkezinde sahipsiz köpeklerle ilgili basına açıklama yaptı. Güler, AK Grup Başkan Yardımcısı Bahadır Yenişehirlioğlu’nun sokak hayvanları konusunda toplumun her kesimiyle yapılan toplantıların tutanaklarını, raporlarını ve konuşmalarını kendilerine ilettiklerini ve bir metin hazırladıklarını hatırlattı.
“YÜKSEK NİTELİKLİ BARINAKLARA GİRMEK ZORUNDAYIZ”
Güler, bugün AK Parti (MYK) Merkez Yürütme Kurulu toplantısında hazırlanan metni Cumhurbaşkanı Erdoğan’a sunduklarını, bazı son düzenlemeleri yapacaklarını ve bu hafta muhalefet partileri grup başkan yardımcılarıyla görüşeceklerini, Hafta sonuna doğru öneriyi Meclis Başkanlığına sunacağız. Tekliflerinin 6663 sayılı kanunun bazı maddelerinde değişiklik içerdiğini belirten Dr. 5199 sayılı Güler, şöyle konuştu: “Merak edilen konulardan biri de şu. 5196 sayılı Veteriner Hizmetleri Kanunumuz var. Çünkü içindeki tebliğler ve düzenlemeler de önemli. Tabi ki son birkaç yılda yapılan yolların da olduğunu belirtmek isteriz. Günlerdir -özellikle Adana’daki çocuklarımıza geçmiş olsun diliyorum- güvenli bölge olarak nitelendirilemezler öncelikle şunu söylemek isterim ki sokaklar hem hayvanlar hem de insanlar için güvenli bölgeler değil, bu sorunlar soğuk. Köpeklerimizi ve hayvanlarımızı daha korunaklı ve güvenli alanlara götürmeliyiz. Tarım ve Orman ve diğer bakanlıkların çok nitelikli barınaklarına götürmeliyiz, barınma imkanlarının arttırılması ve daha iyi hale getirilmesi için çok yoğun çalışmalar olacak. Kısırlaştırma, aşılama ve evlat edinme konusunda ciddi müdahaleler gerçekleştirin” dedi.
“ÇOK ÖNEMLİ RABİYA RİSKİ VAR”
6665 sayılı Veteriner Hizmetleri Kanununun 9. maddesine atıfla. Güler, 5196 sayılı yasada şunları söyledi: “Bu kanun şu anda yürürlükte. Madde 9; Kuduz riski taşıyan, rehabilite edilemeyecek kadar vahşileşen, barınaklardaki diğer hayvanlara zarar veren ve bu hastalık riski nedeniyle barınaklarda kalması mümkün olmayan hayvanlara ötenazi emrini verin. Artık kanun var. Artık hayvanlarımızı sokaktan barınaklara götürüp kısırlaştırma, sahiplendirme ve aşılama konusunda güçlü destek sağlarken, barınaklarda kalamayan, hastalık taşıyan, hem hayvandan hayvana hem de hayvandan insana ciddi sağlık riski oluşturan hayvanlar, rehabilite edilme olasılıkları yoktur ve birçok farklı cinse aittirler. Barınaklardaki diğer hayvanlara da zarar verdiğini görüyoruz. Aynı zamanda dediğimiz gibi çok ciddi bir kuduz riski de mevcut. Dolayısıyla bu hususu da dikkate almamız gerekiyor. Bu süreçlerde barınaklardaki yaşam kalitesini artırıcı önlemleri mutlaka almalıyız. “Bu tedbirlerin bir tanesi de şefkatimiz gereği bu hayvanların hayatına acı vermeden ötenazi yoluyla son vermektir” dedi. (IHA)