CHP Grup Başkanvekili Özgür Hususi, TBMM Genel Kurulu’nda, “Bir partinin yeni propaganda ve seçim şarkısını polis bandosunu çaldırmak, bu devletin çivisini çıkarmaktır. Bu devlete kıymet veren her insana söylüyoruz; bu devletin çivisini çıkarmak, milletin oyuyla şımarıp artık milletin aklıyla alay etmektir. Sonra bir de üzerine üstlük, Güvenlik Müdürlüğü’ne izahat yaptırıp, bunu A Haber muhabirine yazdırıp, hâlen daha ‘Türkiye’nin yüzyılını sahipleniyoruz’… Bu şekilde bir izahat olması imkansız, yapılamaz. Bu şekilde bir izahat, Güvenlik Genel Müdürlüğü’ne de yakışmaz, İçişleri Bakanlığı’na da yakışmaz, Türkiye Cumhuriyeti’ne de yakışmaz. Yazıklar olsun, bu kafadakilerin ellerinde bulundurdukları bu yetkiyle yaptıklarına. Ya bir vicdanınıza mesele ya. Altı ay sonra iktidar değişti, altı ay sonra geldi CHP, bando çalıyor CHP marşı; olur mu dostlar? Güvenlik Müdürlüğü diyor ki ‘Altı okumuzu sahipleniyoruz’. Olur mu? Biraz insaf, birazcık vicdan, birazcık edep” dedi.
Özgür Hususi, bugün TBMM Genel Kurulu’nda söz alarak gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulunmuş oldu.
Hususi, Irak’ın kuzeyinde şehit olan Sözleşmeli Er Mustafa Öztürk ve İsmail Esmer, Pençe-Şimşek Operasyonu bölgesinde el yapımı patlayıcının infilak etmesi sonucu şehit olan Uzman Çavuş Halil Yıldız ve Sözleşmeli Er Fırat Güner, Pençe-Kilit Operasyonu bölgesinde PKK’lılar tarafınca oluşturulan ateş sonucu şehit olan Onbaşı Lokman Akçağlayan’a rahmet diledi.
“ALEVİ CAMİASINA, İNANÇ GRUBUNA TORBA YASA DAYATMASINI KABUL ETMİYORLAR; BİZ DE KABUL ETMİYORUZ”
TBMM Genel Kurulu’nda bugün görüşülecek olan, cemevlerinin elektrik giderlerinin devlet tarafınca karşılanması, su giderlerinin de mahalli yönetimler tarafınca parasız yada indirimli verilmesi şeklinde düzenlemeleri de içeren poşet kanun teklifini anımsatan Hususi, “Aleviler, bu ülkenin en kadim inanç gruplarıdır. Sivas’ta, Çorum’da, Maraş’ta oldukca acı vakalara maruz kaldılar. Talepleri senelerdir aynıdır ve maalesef bu mevzuda da iktidar adım atmamıştır. Seneler ilkin bugünkü Cumhurbaşkanı ‘Cemevi, cümbüşevi’ demişken ve bu dil yarası, yüreklerdeki kanattığı yara apaçık duruyorken seçimlere aylar kala Alevileri temsil eden geniş kitlelerin temsilcileri yerine bir grup seçilmiş kişiyle güya görüşmeler yapmış olup ondan sonra tüm Alevi camiasına, inanç grubuna poşet yasa dayatmasını kabul etmiyorlar; ikimiz de kabul etmiyoruz” dedi.
“‘ALEVİLİK TORBAYA SIĞMAZ’ DİYORLAR, AYNI GÖRÜŞÜ KORUYORUZ”
Alevi örgütlerinin bugün TBMM önünde fiil yaptığını belirten Hususi, “‘Alevilik torbaya sığmaz’ diyorlar, aynı görüşü koruyoruz. Sanki kültürel bir etkinlik yapıyorlarmış şeklinde Kültür Bakanlığı’na bağlanacak. Kültür bütçesinden verilecek paralara değil, Alevilerin kendi inançlarının öteki inançlar şeklinde, kendi mezheplerinin öteki mezhepler şeklinde eşit ve adil şekilde devlet tarafınca tanınmasına gereksinimleri var. Geçmişte ‘Cemevi, cümbüşevi’ diyen kafa ‘cümbüşevini’ doğal ki Kültür Bakanlığı’na bağlar. Oysa cemevi, bir ibadethanedir. CHP’li belediyelerde camiler ve cemevleri eşit statüdedir, eşit hizmet alırlar, bu şekilde bir ayrımcılığa doğal olarak değillerdir. Bu ayrımcılığı yapmak, açılım maçılım değildir. ‘Açılım yapacağız’ diye yola çıkıp da gelen Alevilerin temsilcilerinin otobüslerine polis bindirip otobüsleri kent dışına kaçırmak neyin nesidir? ‘Açılım yapacağız’ diye söyleyip, gelen Alevilerin temsilcisinin dedesinin kaşını açmak nedir, kolunu kırmak nedir” diye konuştu.
“ÖZEL BİR KANUNU HEP BERABER ÇIKARALIM”
Hususi, “Bunu, hem Alevi yurttaşlarımızın derin üzüntülerini paylaşıyoruz ve tüm milletimize yakınma ediyoruz. Sahada bu kavga yok. Bu açtığınız dil yaraları, toplumda kapanmakta olan yaraları derinleştiriyor, yaralara tuz basıyor. Bu tarz şeyleri yapmayın, bu torbadan ayırın ve istedikleri şeklinde hususi bir kanun, onlara yakışır, onlar için hususi bir kanunu hep birlikte çıkaralım” önerisinde bulunmuş oldu.
“BİR PARTİNİN YENİ PROPAGANDA VE SEÇİM ŞARKISINI POLİS BANDOSUNU ÇALDIRMAK, BU DEVLETİN ÇİVİSİNİ ÇIKARMAKTIR”
Polis bandosunun AKP’nin “Türkiye Yüzyılı” vizyonu için bestelenen şarkıyı çalması ve Güvenlik Genel Müdürlüğü’nün yapmış olduğu yazı açıklamada AKP’nin Türkiye Yüzyılı vizyonunu sahiplenmesini eleştiren Hususi, şunları söylemiş oldu:
Bir partinin yeni propaganda ve seçim şarkısını polis bandosunu çaldırmak, bu devletin çivisini çıkarmaktır. Bu devlete kıymet veren her insana söylüyoruz; bu devletin çivisini çıkarmak, milletin oyuyla şımarıp artık milletin aklıyla alay etmektir. Sonra bir de üzerine üstlük, Güvenlik Müdürlüğü’ne izahat yaptırıp, bunu A Haber muhabirine yazdırıp, hâlen daha ‘Türkiye’nin yüzyılını sahipleniyoruz’… Bu şekilde bir izahat olması imkansız, yapılamaz. Bu şekilde bir izahat, Güvenlik Genel Müdürlüğü’ne de yakışmaz, İçişleri Bakanlığı’na da yakışmaz, Türkiye Cumhuriyeti’ne de yakışmaz. Yazıklar olsun, bu kafadakilerin ellerinde bulundurdukları bu yetkiyle yaptıklarına. Ya bir vicdanınıza mesele ya. Altı ay sonra iktidar değişti, altı ay sonra geldi CHP, bando çalıyor CHP marşı; olur mu dostlar? Güvenlik Müdürlüğü diyor ki ‘Altı okumuzu sahipleniyoruz’. Olur mu? Biraz insaf, birazcık vicdan, birazcık edep.
“BU ÜLKENİN BÜYÜKELÇİSİ PARTİLİ OLUR MU”
20 Kasım 2021’de Jakarta Büyükelçisi olarak atanan ve 15 Aralık 2021’de görevine süregelen eski AKP Milletvekili Aşkın Asan’ın görevinde bir yılı doldurmadan geri döndüğüne ilişkin haberleri hatırlatan Hususi, “Endonezya’ya büyükelçi, partili bir hanımefendiyi atadınız. Endonezya’ya atanan hanımefendi, ağustosta Türkiye’ye gelmiş, o günden beri dönmemiş. Gelecek ay orada G20 var, ‘Git’ diyorlar, ‘Gitmem’ diyor. Ya Dışişleri Bakanı, şimdi Plan ve Bütçe Komisyonu’nda, bu tutanak onun önüne düşsün. Bu nedir ya? Bu haber hakkında sabahtan beri bir yalanlama yok, bir görevden alma yok, bir görevlendirme yok. Şımartılmış AK Partili, partili bir büyükelçi. Olur mu ya? Bu ülkenin büyükelçisi partili olur mu, eski milletvekili olur mu, bakan yardımcısı olur mu, siyasal kişilik olur mu ya” dedi.
“DEVLETİN ÇİVİSİNİ ÇIKARANLARA YAKIZLAR OLSUN”
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun davasına bakan hakimin duruşma öncesi Samsun’a atanmasına değinen Hususi, şu eleştirileri yapmış oldu:
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı’mızın hakimini değiştirmişsiniz. Cuma günü yargılanıyor. Dost, sekiz senelik yerde bir yıl vazife yapmış, diyor ki ‘Ahlaksızlığım yok, dosya bitirmemişliğim yok, bir şeyim yok. Ben iktidara yakınım fakat ‘Bu davada dört yılı patlat, politika yasağı ver’. ‘Vicdanım el vermez. Ceza vereceğim fakat bu dosyanın hakkı, iki yılla hükmün açıklanması geri bırakılır’ diyor. ‘Bunu söyledim diye adliyenin başındaki yönetici, -bakın, bu bir paralel yönetici, hakimler kimden yönerge alacak- hükümetle görüştü, beni belirleme etti’ diyor. Ya bu mevzuda bir soruşturma açtınız mı? Bu hakime gidip sordunuz mu? Devletin çivisini çıkaranlara yazıklar olsun. Millet bunu affetmez. Yok efendim ‘Onu yaptık, bunu yaptık; rüzgar dönecek, millet bizi seçecek’. Seçer mi ya, sen olsan seçer misin? Polisin bandosuna parti marşı çaldıranı bu millet seçer mi ya?
“BU MİLLET GÜN SAYIYOR, SANDIKTA SİZLE HESAPLAŞACAK”
Büyükelçiliğe eski milletvekili, küsmesin, partiden istifade etmesin diye Endonezya’yı ufak görüp lalettayin birini yollamış, hanım da kendini oraya layık görmemiş. Olur mu ya? Mahkemenin hâkimini bir yıl vazife yapmışken, yedi yılı daha varken kararını evvelinde öğrenip ihbarla alınca size bu millet vazife verir mi ya? Bu millet gün sayıyor, sandıkta sizle hesaplaşacak. Bu hesabı milletten gayrı kimse göremez, milletimize güveniyoruz.
Yoruma kapalı.