Senenin son çeyreğinde ekonomideki durgunluk, artan enerji maliyetleri ve iktidarın yeni yıla dönük “asgari ücret artışı, emeklilikte yaşa takılanlara (EYT) düzenleme” benzer biçimde söylemleri iş dünyasını tedirgin ediyor. Avrupa’da yaşanmış olan ekonomik durgunlukla siparişlerin azalması da Türkiye’ye yansımaya başladı. Ege Seramik’in artan enerji maliyetleri sebebiyle bazı tesislerinde üretimi durdurmasıyla gündeme gelen üretim tatili şimdi de hazırgiyim ve tekstil olmak suretiyle birçok sektörde görülmeye başlandı. Hazırgiyim ve tekstilde haftanın iki günü iş durdurma kafi olmayınca bazı fabrikalar kapanmış oldu. Çalışan tesislerde ise istihdam azaltma eğilimleri görülüyor. Sanayici bu durumun krize dönüşmemesi için pandemi dönemindeki benzer biçimde kısa emek verme ödeneğine (KÇÖ) kolay müracaat ve ödenekte yaygınlaşma talep ederken sendikalar, suiistimalin önlenmesi, ödeneğin kullanımına yönelik denetim ve ödemenin işçiye yapılmasını talep etti.Kısa emek verme ödeneği talebi geçen hafta ilk olarak Bursa Endüstri ve Tecim Odası Başkanı İbrahim Burkay’dan geldi. 2023’ün zor bir yıl olacağını söyleyen Burkay şu şekilde konuştu: “Bilhassa ilk iki çeyrekte dış ticaretteki daralma ile beraber istihdamda sıkıntılar yaşanabilir. Avrupa’daki durgunluğun tesiri yayılıyor. Biz önleyici bir hamle anlamında KÇÖ’yü talep ediyoruz”
TALEP BAKANLIĞA İLETİLDİ
Senenin 8’inci ayından itibaren devam eden daralmanın yüzde 50’yi bulduğunu belirten Türkiye Giyim Sanayicileri Derneği Başkanı Ramazan Kaya ise Kahramanmaraş’ta iki iplik fabrikasının toplamda 6 tesisi kapatıp 450 kişiyi işten çıkardığını deklare etti. “Bu dalga yayılıyor, bir an ilkin tedbir alınmalı” diyen Kaya, geçen hafta Tecim Bakanlığı ile görüştüklerini ve bu talebi ilettiklerini dile getirdi. Gelecek hafta Emek harcama Bakanlığı’na da aynı taleple gideceklerini belirten ve kamunun dikkatini üç mevzuya çekmek istediklerini söyleyen Kaya, şu detayları verdi:“Ilk olarak asgari ücret dedikodularını soracağız. Yüksek asgari ücret söylemleri var, bu mevzuda işverene ne benzer biçimde destek sunar verilecek. İkinci mevzu EYT olacak. EYT ile sanayiciye bir tazminat yükü yüklenecek, hele bir de yeni yüksek asgari ücretle beraber bu tazminat artacağı için yıl sonuna doğru işten çıkarmalar artabilir. Üçüncü mevzu da üretimden doğan istihdam düşüşüne karşı kısa emek verme ödeneği olacak.”
SUİİSTİMALE DİKKAT!
Sendikalar da istihdamdaki ve kapasite kullanımındaki düşüşü doğruladı. Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu’na bağlı Tekstil-İş Sendikası Başkanı Kazım Doğan, “Kısa emek verme ödeneği (KÇÖ) benzer biçimde seçenekler değerlendirilecekse işverenin insafına bırakılmamalı” dedi. Doğan şu şekilde konuştu: “Bazı fabrikaların Cuma ve Cumartesi günleri emek harcamayı durdurduğunu biliyoruz. Tesis kapanmaları da başladı. İstihdam kaybını önlemek için KÇÖ benzer biçimde seçenekler değerlendirilebilir sadece işverenlerin bunu fena amaçlı kullandıklarına da sıkça tanık olduk. KÇÖ’deki işçilerin tam zamanlı çalıştıklarını gördük. Emek harcama Bakanlığı yine işyeri denetim müfettişlerini sahaya sürmeli ve işçilerle bire bir konuşarak denetlemeliler.”
“İSTİHDAM KAYBI İSTEMİYORUZ”
İstihdamda alarm zilleri çalarken Gömü ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati ise Arab News’e açıklamalarda bulunmuş oldu. Nebati, “Enflasyonla savaşım için insana odaklandık. Gelişme istiyoruz fakat insanların işini kaybetmesini istemiyoruz. Üretim ve verimliliğin devam etmesini istiyoruz. Enflasyonu dünyadaki benzer biçimde algılamıyoruz. Bunu insan temelli bir yaklaşımla görüyoruz. İnsanların işini kaybetmesini istemiyoruz. Bunun için elimizden geleni yapacağız” diye konuştu.
Yoruma kapalı.