Jeopolitik gerilimlerden kaynaklanan arz kaygıları nedeniyle son 5 ayın en yüksek seviyelerine ulaşan petrol fiyatları, Orta Doğu ve Rusya petrolüne ilişkin endişelerden destek bulmaya devam ediyor.
Şam’daki İran büyükelçiliğine düzenlenen saldırıların ardından, dünya petrol rezervlerinin büyük çoğunluğunun bulunduğu Orta Doğu’da arz kesintilerinin devam edeceği korkusu fiyatlara yansıyor.
İsrail, 1 Nisan’da Şam’daki İran büyükelçiliği yerleşkesindeki konsolosluk binasına hava saldırısı düzenledi. İran, saldırıya hızlı tepki vereceğini açıklayarak olaydan ABD’yi sorumlu tuttu. Tel Aviv yönetimi, Şam’daki İran konsolosluğuna düzenlenen saldırının sorumluluğunu resmi olarak üstlenmedi.
Jerusalem Post’un dünkü haberine göre İsrail ordusu, hava savunmasını güçlendirmek için yedek askerlere çağrıda bulunacağını duyurdu. Yedek asker alımının İsrail Hava Kuvvetlerini güçlendirmeyi amaçladığı iddia edildi.
Ayrıca Rusya’daki petrol rafinerilerine yapılan drone saldırıları nedeniyle bazı rafinerilerde üretim kısmen aksadı. Küresel arzın yaklaşık %8’ini oluşturan Rus ham petrolü ve rafine edilmiş ürünlerin ihracat kapasitesinin saldırıların ardından düşebileceği endişesi fiyatların yükselişini desteklemeye devam ediyor.
Öte yandan Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü (OPEC) ve OPEC dışı bazı petrol üreticisi ülkelerden oluşan OPEC+ grubu, petrolün koşullarını değerlendirmek üzere dün yapacağı toplantıda mevcut üretim politikasında herhangi bir değişiklik tavsiyesinde bulunmadı. Market. ve mevcut üretim politikasına bağlı kalan ülkelerin uyumu. Bu durum piyasalara kısa vadede arzın sınırlı olacağı görünümünü getirmiş ve fiyatların yükselişini desteklemiştir.
Teknik olarak Brent petrolünün 90,14 ile 91,45 dolar aralığının direnç olarak görülebileceği, 88,83 ile 87,52 dolar arasındaki aralığın ise destek bölgesi olarak değerlendirilebileceği belirtiliyor.